Tekil mesaj gösterimi
Alt 02 Temmuz 2023, 09:39   #1
Çevrimdışı
DeepSilence
Banlı Üye
Trabzon İli Hakkında Herşey




Trabzon İli Hakkında Herşey
Www.TrendForum.Net

TRABZON



Trabzon, Karadeniz Bölgesi'nin Doğu Karadeniz bölümünde yer alan bir şehirdir.
Karadeniz sahili ile Zigana Dağları arasında yer almakta olup yüzüölçümü açısından az bir alan kaplar.Batısında Giresun'a bağlı Eynesil ilçesi, güneyinde Gümüşhane'ye bağlı Torul ilçesi ve Bayburt, doğusunda da Rize'ye bağlı İkizdere ve Kalkandere ilçeleri bulunmaktadır.

Trabzon'un Tarihçesi

Antik Çağ
Eusebius'a göre şehrin kuruluş tarihini MÖ 756 olmakla birlikte bu iddia Trabzon'u İstanbul, Roma hatta, genel kanıya göre Trabzon ve diğer Doğu Karadeniz kolonizasyonunu gerçekleştiren Sinop'tan daha eski bir kent yapmaktadır. Bu durum gerçekse Sinoplular varolan bir kenti MÖ 630 tarihinden sonra yeniden kolonize etmiş olmalıdırlar.Anabasis'te geçen "Pontos Euksenios kıyısındaki bu şehir Sinope’nin Lazların ataları olan ''Kolhis ülkesindeki kolonisidir"ifadesi daha sonra Arrian ve Peripleus tarafından da onaylanmıştır.Merkezinde Yunanlıların çevre köylerinde bugünkü Lazların ataları olan Kolhislilerin ve yaşadığı Trabzon, Antik çağ ve sonrasında Zigana geçidi üzerinden Ermenistan ve Euphrates civarında üretilen ticari malların takas edildiği ticaret merkezi ve dış ülkelere satıldığı bir ihraç limanı özelliğindeydi. Pontus İmparatoru Mithridates'in Roma İmparatorluğu ile giriştiği bir dizi savaşı kaybetmesinin ardından Anadolu topraklarının yanı sıra Trabzon'da Roma hakimiyetine girmiştir.

Roma ve Bizans

Pompey'e karşı mücadelesinde Mithridates'e destek vermeyen Trabzon Roma döneminde ödüllendirilmiş serbest şehir statüsü kazandırılmıştır.Bizzat kente gelen Arrian, Trapezus’un Roma döneminde güney Karadenizdeki en önemli liman kenti olduğunu belirtmiştir. Roma İmparatoru Hadrian döneminde restore edilen kente, Trajan döneminde Pontus Kapadokyası eyaletinin başkenti olmuş ve yeni bir liman inşa edilmiştir.Gallianus döneminde bir Germen kabilesi olan Gotlar tarafından yağmalanmış,Justinian döneminde tekarar onarılarak eski konumunu kaznamıştır. İstanbul’un Latinler tarafından işgali üzerine Komnenos ailesi,Trabzon'a sığınarak 1461 tarihine Osmanlı fethine dek sürecek bağımsız bir krallık (Trabzon İmparatorluğu) kuracaklar, kendilerini Roma İmparatoru ilan edeceklerdi.

Trabzon İmparatorluğu

Komnenos hanedanından VII. Michael Latin işgali nedeniyle Trabzon'a gelerek teyzesi Gürcü kraliçesi Tamar'nın da desteğiyle kendini Roma İmparatoru ilan etmişse de Batı özellikle Vatikan Trabzon İmparatorunu küçümseyerek "Laz hükümdarı" olarak tanımlamıştır. Trabzon imparatorları başlangıçta diğer Bizans (Doğu Roma) imparatorları gibi çift başlı (aetos) figürünü sembol olarak kullanmışlarsa da Latin işgalinin sona ermesi ve Konstantinapolis'de yeniden yasal yönetimin iktidarı ele geçirmesiyle, bir çatışmaya sebebiyet vermemek için bugün Trabzon Ayasofya müzesinin giriş kapısının üzerinde rölyefi bulunan tek başlı kartal sembolü tercih etmişlerdir. Cenevizliler ile Venedikliler, Moğollar ile Osmanlılar hatta çeşitli Türkmen (Akkoyunlu kabile federasyonuna mensup) klanları ile denge politikası sürdürerek, varlığını sürdürebilen bu zengin liman kenti, İstanbul'un fethinden sekiz yıl sonra (1461) Fatih Sultan Mehmet tarafından Karadeniz'deki çeşitli beylikler, İtalyan kolonileri ve Kırım'la birlikte ele geçirilerek İpek yolunun stratejik anahtarının Osmanlı hakimiyetine girmesi sağlanmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu
I. Bayezid’in 1398 de Samsun yöresini almasından sonra Trabzon Komnenos Krallığı Osmanlı Devletine yıllık vergi ödemek zorunda bırakılmıştır. David Komnenos, iktidarı döneminde (1458-1461) vergi ödemeyi durdurarak, önceden ödediklerini de Akkoyunlu Devleti Sultanı Uzun Hasan aracılığıyla geri istemiş, Osmanlılara karşı Avrupa’daki büyük devletlere ittifak önerisinde bulunmuştur. Bunun üzerine Fatih Sultan Mehmet’in öncülüğündeki Osmanlı Kuvvetleri Bölgeyi kuşatarak, 1461 yılında Trabzon’u ele geçirmiş ve Komnenosların egemenliğine son vermiştir.Trabzon, Osmanlı Döneminde önce eyalet ve sancak olarak şehzade ve mutasarrıflar tarafından idare edilmiştir. İlk sancak beyi Hızır Bey’dir. 1470 yılında sancak beyliği küçük yaşta Şehzade Abdullah’a verilmiş; Abdullah, annesi Şirin Hatunla birlikte 1479 yılına kadar Trabzon’da yaşamıştır. Yavuz Sultan Selim de şehzadeliği sırasında (1491-1512) Trabzon’da Sancak Beyi olarak bulunmuş, sonradan Kanuni ünvanı alacak olan oğlu Sultan Süleyman burada doğmuştur.Trabzon 16. yüzyılda, merkezi Batum olan Lazistan Sancağı ile birleştirilerek eyalete dönüştürülmüş ve bu yeni idari birimin merkezi olmuştur.1859-1864 yılları arasında Kuzey Kafkasya'da süregelen Kafkas-Rus savaşı, Çerkes ve Abaza halkının yenilgisi ile sonuçlanmış ve şehre sayıları 360.binin üzerinde göçmenin yığılmasına yolaçmıştır. Doğal olarak büyük bir afete dönüşen göç, salgın hastalıklar, açlık ve toplum içinde kaynaşmalara yolaçmıştır. Çok kısa bir zaman içinde Trabzon ve Akçakale limanları ve çevresinde ki yerleşim yereleri adeta rezervasyonlara dönüşmüştür. Bu dönem sırasında salgın hastlıklardan korakarak kaçan yerel halk yaylalara geçmiş ve şehirde yeni göçmenlerle, devlet görevlilerinden başka sadece kaçamayacak durumda olanlar kalmıştır.1867 yılında Trabzon’da büyük bir yangın çıkmış, bir çok kamu binası da bu sırada yanmış ve kent daha sonra yeniden düzenlenmiştir. 1868 yılında vilayet olmuş, merkez sancağı dışında Lazistan, Gümüşhane, Canik Sancakları da buraya bağlanmıştır.Birinci Dünya Savaşı sırasında, Ruslar Trabzon’a saldırır (14 Nisan 1916). Trabzonlulardan oluşan vurucu güçler (Milis), bu saldırı sırasında gerilla savaşı verirler. Bu sıralarda, cepheye gönderilmek üzere Hamidiye Zırhlısının desteğinde Trabzon Limanına gelen cephane Trabzonlu gençlerce büyük bir heyecan içinde boşaltılıp Maçka’ya taşınır.
Çaykara’da Sultan Murat Yaylasında (10 Haziran 1916), Of’ta Baltacı, Arsin’de Yanbolu Derelerinde Ruslara karşı başarılı savaşlar verilmiş, ancak o yıllardaki koşullar altında düşmanın Trabzon’a girmesine engel olunamaz ve Ruslar 14 Nisan l916 yılında Trabzon’a girer. Rusların Trabzon’da kaldığı bir yıl, on ay, on günlük süre içinde özellikle Rumlar ve Ermeniler, yerli halka büyük işkenceler yaparlar; sayısız insan öldürürler.
1917′de Rusya’da “Bolşevik Devrimi” olur, Çarlık Yönetimi yıkılır. Bunun üzerine Rus ordusunda büyük bir panik başlar. Bu Rusların Trabzon’dan çekilmesine de yol açar. Öte yandan, batıdan doğuya doğru kayan ve Karadağ’da toplanan Türk Çeteleri, Akçaabat’a inerek Yüzbaşı Kahraman Bey’in komutasında üç koldan Trabzon’a doğru yürürler ve 24 Şubat 1918 tarihinde Trabzon’a girer.

Türkiye Cumhuriyeti

Osmanlı imparatorluğunun yıkılmasından sonra Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları yeni Türk devleti olan Türkiye Cumhuriyetini kurmuşlar ve Trabzonda yeni ülkenin yeni idari yapısında altmışbir (61) nolu il olarak yerini almıştır.İlin Cumhuriyet dönemindeki sınırları kültürel ve tarihsel bir düşünceyle değil tamamen idari yapı ve merkezlere uzaklıklar baz alınarak çizilmiştir.Cumhuriyetin ilanından sonra Trabzonda çeşitli fabrikalar kurulmuştur.Atatürk, Cumhuriyet döneminde Trabzon’a üç kez gelir; 1924, 1930 ve 1937 yıllarında, ilk geldikleri 15 Eylül 1924 günü, Trabzonlularca “ATATÜRK GÜNÜ” olarak kabul edilir ve bu kendisine bir telle bildirilir.


Trabzon'un Coğrafyası

Güneyinde Gümüşhane ve Bayburt, batısında Giresun, doğusunda Rize illeri ile çevrili olan Trabzon, kuzeyinde de Karadenize kıyısı vardır. Yerleşim yoğunluğu sahil kesimlerdedir. Deniz seviyesinden başlayarak güneye doğru artan yükseklik bölgede 3000 metreyi bulur. Yüksek kesimlerde genellikle dağlar, tepeler ve yaylalar yer almaktadır.Bitki örtüsü açısından son derece zengin olan Trabzon’da 440′ı bölgeye has, Türkiye genelinde nadir olan 2500 bitki türü bulunmaktadır.Yıllık deniz suyu sıcaklığı ortalaması 16.1° olup, Ağustos ayında 27.5°C’ ye ulaşır. En düşük değer ise, Mart ayında 6.0°C dır. Senenin her ayı yağışlı olan Karadeniz rejiminin bariz özelliklerini taşır.Trabzon ilinin ilçeleri; Akçaabat, Araklı, Arsin, Beşikdözü, Çarşıbaşı, Çaykara, Dernekpazarı, Düzköy, Hayrat, Köprübaşı, Maçka, Of, Sürmene, Şalpazarı, Tonya, Vakfıkebir ve Yomra’dır.
Akçaabat : Trabzon’un 13 km batısında ve deniz kenarında kurulmuş bir ilçedir. Tabii plajları ile ilin önemli kıyı ilçelerinden birisidir. Mersin Köyü ve Akçakale kamping alanlarının yanı sıra Sera Gölü önemli turistik yerlerden biridir.
Çaykara : Trabzon’un güney doğusunda ve 76 km mesafede bulunan ilçe Uzungöl Turizm Merkezi ile ünlüdür.
Maçka : Trabzon-Gümüşhane karayolu üzerinde Trabzon’a 30 km uzaklıkta doğal güzellikleri yanı sıra Altındere Milli Parkı’nın ve Sumela Manastırı’nın bulunduğu turistik bir ilçedir.
Düzköy : Trabzon’a 40 km mesafede bulunan ilçe Çalköy Mağarasıyla turistik bir ilçe konumundadır.

Trabzon'un İklimi ve Bitki Örtüsü

İlde Karadeniz iklimi hüküm sürer. Yazları serin ve kışları ılık, her mevsim yağışlı geçer. Güneye dağlık bölgeye varıldıkça iklim sertleşir. Kıyıda yağmur olarak görülen yağış yüksek yerlerde kar şekline dönüşür. Senelik yağış miktarı 730 mm ile 1680 mm arasında değişir. Merkez ilçede senede ortalama 3 gün kar yağar ve 7 günü karla örtülü kalır. Senenin 140 günü yağışlı geçer. Şimdiye kadar en soğuk -7,4°C(9 Şubat 1929) ve en sıcak 38,2°C (20 Ağustos 1941) tespit edilmiştir.

Bol yağış alan Trabzon’da gür bir bitki örtüsü vardır. Ormanlara 2300 m yüksekliğe kadar rastlanır. İlin doğusunda geniş çay bahçeleri bulunur. İl topraklarının % 45’i orman, % 33’ü ekili-dikili alanlar ve geri kalanı çayır ve mer’alardan ibârettir.

Trabzon'un Ekonomisi

Trabzon ilinin ekonomisi tarıma dayanır. Faal nüfûsun % 75’i tarım, hayvancılık, balıkçılık, avcılık ve ormancılıkla geçinir.

Tarım: Trabzon ilinin iklim şartları sanâyi bitkilerinin üretimine çok elverişlidir. Ekime elverişli alanları az olmakla berâber, ormanları, çay ve fındık bahçeleri, otlakları geniş yer kaplar. Başlıca tarım ürünleri çay, patates, mısır, fındık, tütün, buğday ve fasulye (kuru) dir. Sebzecilik ve meyvecilik de önemli yer tutar. 40 milyon civârında fındık ağacı vardır. Fındıktan sonra armut, kiraz, ve turunçgiller oldukça fazla yetişir. Trabzon ilinde ekilmeye müsâit bir karış boş toprağa rastlamak mümkün değildir.

Hayvancılık: Trabzon’un iklim şartları hayvancılığa çok müsâittir. Bol yağış sebebiyle otlaklar (mer’a ve çayırlar) her zaman gür otlarla kaplıdır. Sığır, koyun, kıl keçisi ve kümes hayvanı beslenir. Arıcılık gelişmektedir.

Ormancılık: Trabzon ili orman varlığı bakımından oldukça zengin sayılır. 200.000 hektar ormanlık ve 10.000 hektar fundalık saha vardır. İl dâhilinde 2300 m yüksekliğe kadar ormanlar bulunur. Yükseklerde iğne yapraklı, alçaklarda geniş yapraklı ağaçlara rastlanır. Ormanlarda en çok çam, ladin, köknar, fundalık, kızılcık, taflan, muşmula, avcı üzümü, defne, geyikdikeni, çobanpüskülü ve 500 m yüksekliğe kadar kestâne, meşe ve kızılağaçlarla çok çeşitli ağaçlar bulunur. 38 köy orman içinde ve 87 köy orman kenarındadır. Ormanlardan tomruk, mâden direği, sanâyi odunu, kâğıtlık odun ve yakacak odun elde edilir.

Sanâyi: Trabzon ilinde sanâyi son senelerde hızla gelişmektedir. Yakın bir gelecekte bir sanâyi merkezi olmaya namzet bir ilimizdir. 10 ve daha fazla işçi çalıştıran sanâyi iş yeri miktarı 1500’e yakındır. Başlıca büyük sanâyi kuruluşları ise: Çaykur’a bağlı çay fabrikaları, Boru ve Profil Sanâyii, Çimento Fabrikası, Karadeniz Su Ürünleri Sanâyii, Süt Endüstrisi Kurumu Fabrikası, Fındık İşleme Fabrikası, Balık Yağı veUnu Fabrikası, Et ve Balık Kurumu’nun fabrika ve soğukhava depoları, Yomra Galvanizli Saç Sanâyii, kalorifer kazanı îmâl eden Kazan Sanâyii, Civata Sanâyii, Giyim Sanâyii, Sun’î Sünger Fabrikası, İş Makinaları Fabrikası, Süt Fabrikası, un fabrikaları, lastik ayakkabı fabrikaları, alüminyum levha fabrikaları, mutfak eşyâları fabrikaları, Ameliyat İpliği Fabrikasıdır. 10 kişiden az işçi çalıştıran sanâyi iş yeri sayısı 2.000’e yakındır. Bunların çoğu metal eşyâ ve makine îmâlatıdır. Trabzon bir transit limanı olduğu için yedek parça îmâlâthâneleriyle çeşitli tâmirhâneler vardır.

Ulaşım: Trabzon Doğu Karadeniz Bölgesinde Samsun’dan sonra ikinci ulaşım merkezidir. Hava, kara ve deniz ulaşımından istifâde eder.

Karayolu: Trabzon ve ilçelerinin büyük kısmı Sinop’tanHopa’ya kadar uzanan kıyı yolu üzerindedir. İlin güney, batı ve doğusunda yol durumu yeterli değildir. Yolsuz köy sayısı % 10’dur. Trabzon-Gümüşhane-Erzurum yoluyla Doğu Anadolu ve İran’a bağlanır. İl sınırları içinde devlet yollarının uzunluğu 251 km ve il yollarının uzunluğu 225 km’dir.

Denizyolu: Trabzon Limanı, Samsun’dan sonra Karadeniz’in ikinci önemli limanıdır. Limanın uzunluğu 440 m’dir. Aynı anda üç gemi yanaşabilir. Günlük yükleme boşaltma kapasitesi bin tona yakındır. Trabzon limanı tesisleri genişletilmektedir. Trabzon-İran transit ticâretinde çok önemli bir yeri vardır.

Hava Ulaşımı: Trabzon’a 5 km mesâfede havaalanı vardır. Yaz-kış İstanbul ve Ankara arasında karşılıklı seferler yapılmaktadır. Yazın sefer sayısı fazladır.

Trabzon'un ekonomisine ait bazı görseller ise; ekonomik konumdan değerlendirmek isteyen tüm üyelerimiz için, aşağıdadır.







Trabzon'un Kültürel Noktaları

Trabzon halkı, adet, yaşam tarzı, gelenek ve görenek bakımından kendine ve yöreye özgü özellikler taşımaktadır. Trabzon'da çeşitli Türk boyları yaşamaktadır. Çepniler Şalpazarı, Beşikdüzü, Düzköy, Vakfıkebir, Akçaabat, Çarşıbaşı, Of ve Sürmene ile Araklı ilçelerinde yaşamakta olup bazı yöreler en eski Türkmen geleneklerini hala sürdürmektedirler. Trabzon genelinde Çepni, Çebi, Hamzaçebi, Akifçebi, Çep, Çapoğlu, Çebili, Çepnioğlu, Çetmi gibi soyadları oldukça yaygındır. Bu da bölgedeki Çepni Türklerinin varlığını göstermektedir. Osmanlı döneminde Trabzon'un da içinde bulunduğu Ordu-Giresun-Trabzon-Gümüşhane bölgesine "Vilayet-i Çepni" de denmekteydi. Ayrıca Evliya Çelebi, eserinde Trabzon bölgesi için "20.000 Çepni Türkmen çadırının bulunduğu yer." olarak bahsetmektedir. Fatih zamanında Oğuzlar'ın Avşar boyundan olan Karamanoğullarından gelen Türkmenler ile Halep-Irak bölgesinden gelen Türkmenler de Trabzon'a yerleştirilmişlerdir. Ayrıca bölgeye(Özellikle Trabzon,Rize ve Artvin) çok sayıda sarışın-kumral renkli gözlü bir yapıya sahip olan 100.000'den fazla Kuman-Kıpçak Türkleri de yerleşmiştir. Hristiyan olan bu Türkler; bölgeye Osmanlı İmparatorluğu'nun hakim olmasıyla Müslümanlığa geçtiler. Trabzon, Osmanlı'nın dağılmasından sonra Kırım Türkleri tarafından da yerleşim yeri olarak seçilmiştir. Bölgedeki Rum nüfus 1923 yılında Yunanistan ve Türkiye arasında yapılan "Nüfus Mübadelesi" ile gönderilmiştir. Ancak bir kısmı Müslüman olmuş fakat zaman içerisinde Türkleşmiştir. Ufak bir kısmı ise Pontus Rumcası konuşmaktadır.

Trabzon halkı, bugün Azerbaycan'ın Şeki bölgesiyle büyük benzerlikler gösteren bir Türkçe kullanmaktadır. Trabzon'un batısındaki konuşmalarda genellikle Çepni ağzı yaygınken doğuya doğru gidildikçe konuşulan Türkçenin daha sert bir hal aldığını ve Kıpçak-Kuman ağzına döndüğünü görürüz. Örnek vermek gerekirse Trabzon'da sıkça kullanılan "haçan (ne zaman, mademki), uşak (çocuk, evlat), afkurmak (boş konuşmak, çemkirmek), ula (oğlan/ulan), gız (kız), kitmek (gitmek) gibi sözcüklerin öz Türkçeden gelen sözcükler olduğu ve diğer Türk devletlerindeki Kıpçak Türkçesiyle eşleştiği görülmektedir. Trabzon'da ayrıca sayısı tam bilinmemekle beraber 5.000 civarında olduğu tahmin edilen konuşucu tarafından da Romeika (Antik Roma Dili/Rumca) konuşulmaktadır. Bu dil Çaykara, Dernekpazarı, Tonya, Maçka ilçelerinde toplamda yaklaşık 45 köy insanı tarafından bilinmektedir.

Trabzon bölgesinde giyim, batı ve doğu bölgesi olarak ikiye ayrılabilir. Batı bölgesi genelde daha çok Türkmen özelliği gösterirken doğu bölgesi daha çok Kuman-Kıpçak ve Transkafkas giyim özelliği gösterir. Kadınlarda fistanlar daha çok büyük çiçeklerle süslü, renkli ve bolca işlemelidir. Erkekler ise bölgenin yerel giysisi olan zıpka, kukula, körüklü üçlüsünü kullanmaktadır.
Başta iki ucu üzerinden sarık gibi dolanarak uzun kulaklı bir düğümle bağlanan ve kukula adı verilen siyah başlık vardır. Üstte beyaz mintan ve üzerine siyah aba yelek vardır. Altta bacak arası körüklü bacak kısmı dar zipka adı verilen siyah şalvar vardır.
İçte kamis adı verilen yakasız Trabzon bezinden gömlek, başta keşan peştemal, alltta etek veya üçetek elbise (zibun) ve rengi yöreden yöreye değişen peştemal vardır.Üstte fermene veya kadife adı verilen yelek vardır.
Başta tepelik, Tapla, Koursi, hotoz adı verilen gümüş ya da altın sırmalı yuvarlak tepelik. İçte kamis, üzerine zibun (üçetek) belde peştemal, lahor veya trablus. Köylü ya da şehirli olsun Trabzon kadını (Rize ve Artvin sahilinde yaşayan Lazlar gibi) kesinlikle şalvar giymemektedir. Tek istisna Şalpazarı bölgesinde olup Çepni kadınları şalvar giymekte ve ucu püsküllü kırmızı ya da pembe belbağı takmaktadır.

Trabzon bölgesinin geleneksel çalgıları şimşir kaval, kemençe, davul-zurna ve yörede zimpona, dankiyo adlarıyla da bilinen tulumdur. Sayısız çeşidi olup kadın ve erkekler tarafından toplu oynanılan geleneksel dansların adı ise horondur. Kolbastı oyunu 1930 yılında Trabzon'un Faroz mahallesinde başlamıştır. Farozlu balıkçıların kendi aralarında oynadığı bir oyundur.

Trabzon ilinde tiyatro etkinlikleri Trabzon Belediye Tiyatrosu ve Trabzon Devlet Tiyatrosu tarafından yürütülmektedir.Halk eğitim merkezlerinde amatörce tiyatro, müzik ve halk oyunları çalışmaları yapılmaktadır. Müzik alanında çalışmalar yapan Devlet Klasik Türk Müziği Topluluğu'nun yanı sıra karikatür ve resim çalışmaları Belediye Sergi Salonu'nda sergilenmektedir. Şehirde Royal, Lara, Avşar ve Cinemaximum sinemaları bulunmaktadır.

Samsun Batum arasında yer alan bölge mutfağının ayırıcı temel besinleri karalahana, mısır ve hamsi ve çay olup bu üçlünün çorbasından ekmeğine dek sayısız kombinasyonu bulunmaktadır. Bölgeye özgü yemeklerden en karakteristik olanları şunlardır:
  • Mısır unundan: Kuymak (Rize'de muhlama,Vakfıkebir ve Şalpazarında yağlaş), haçapur, hamsili ekmek, lamesli ekmek
  • Karalahanadan: Çorba, sarma
  • Tatlı olarak: Kabak tatlısı, kabak pilavı (bölgede pilav ve makarna şekerli olarak tüketilir- tatlıların yanında içecek olarak ayran içilir.)
  • Hamsiden: Buğulama, hoholli hamsi, hamsili ekmek, kaygana
  • Fasülyeden (lobya): Turşu kavurma
  • Mısırdan: Korkot (mısır çorbası)


Roma İmparatorluğu ve Osmanlı döneminde eyalet merkezi olmuş, Ortaçağ'da bir Rum imparatorluğuna başkentlik yapmış kent doğal güzelliklerinin yanı sıra pek çok tarihi yapıyı barındırmaktadır. Bunların en önemlileri:
  • Manastırlar: Sümela Manastırı, Ayasofya müzesi, Kaymaklı Manastırı (Amenapırgiç Ermeni Kilisesi), Kızlar (Panagia Theoskepastos) Manastırı, Gregorios Peristera (Hızır İlyas)Manastırı, Kızlar (Panagia Kerameste) Manastırı, Vazelon Manastırı,
  • Hagaios Savas (Maşatlık) Kaya Kiliseleri,
  • Kiliseler ve Camiler: Hagia Anna (Küçük Ayvasil), Sotha (St. John)K, Hagios Theodoros, Hagios Konstantinos, Hagios Khristophoras, Hagios Kiryaki, Santa Maria, Hagios Mikhail, Panagia Tzita, Fatih (Panagia Khrysokephalos), Yeni Cuma (Hagios Eugenios), Nakip (Hagios Andreas Kilisesi), Hüsnü Köktuğ (Hagios Eleutherios), İskender Paşa Camii, Semerciler, Çarşı Camii, Gülbahar Hatun Camii, Trabzon valiliği ve Valievi.
  • Konaklar: [Atatürk Köşkü], Memiş Ağa Konağı (Sürmene), Çakıroğlu İsmail Ağa Konağı (Of), Çakıroğlu Hasan Ağa Konağı, Karamollaoğlu Topal Mustafa Evi (Araklı)
  • Araklı ilçesine bağlı Konakönü mahallesinde de birçok tarihi yapı bulunmaktadır. Bu yapılar Rus işgaline tanıklık etmekle birlikte çok eski zamanlarında izlerini taşımaktadır.
  • Hamamlar: Sekiz Direkli Hamam, Fatih Hamamı, İskender Paşa Hamamı, Çifte Hamam, Hacı Arif Hamamı, Alaca Hamam, Tophane Hamamı[47]
  • Osmanlı Dönemi Diğer Eserleri: Soğuk Çeşme, Bedesten, Sufi Ali Bey kitabesi, Sur Kitabesi, Kabak Meydan Şadırvanı, Ortahisar Muvakkithanesi, Çarşı Camii Muvakkithanesi, Askeri Hastahane, Seyyidi Hacı Mehmed Çeşmesi, İskender Paşa Çeşmesi, Kethüdazade Hacı Emin Ağa Çeşmesi, Manastır Çeşmesi, Abdullah Paşa Çeşmesi, Hafız Muhammed Çeşmesi, Abdulhamid liman Çeşmesi

Tiyatrolar;
  • Trabzon Devlet Tiyatrosu
  • Trabzon Belediye Tiyatrosu
  • Trabzon Sanat Tiyatrosu
  • Akçaabat Belediye Tiyatrosu
  • Kültür merkezleri
  • Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi
  • Hüseyin Kazaz Kültür Merkezi
  • Atatürk Kültür Merkezi
  • Vakfıkebir Sabri Bahadır Kültür Merkezi
  • Akçaabat Erol Günaydın Kültür Merkezi
  • Sürmene Kuluçzade Ahmet Kültür Merkez
  • Beşikdüzü Ali Şükrü Bey Kültür Merkezi
 
Alıntı ile Yanıt