Jüpiter’in en yakın uydularının yörüngeleri incelendi. Gezegenin erken döneminde bugünkünden 2 kat büyük ve 50 kat güçlü olduğu bulundu.
Günümüzdeki Jüpiter, erken dönemde sahip olduğu büyüklük ve güce kıyasla daha sakin bir gezegen konumunda. Ancak Nature Astronomy dergisinde 20 Mayıs 2025 tarihinde yayımlanan yeni bir çalışma, bu dev gaz gezegenin oluşumunun ilk evrelerinde günümüzden iki kat büyük olduğunu ve manyetik alanının bugünkünden 50 kat daha güçlü olduğunu ortaya koydu.
Çalışma, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nden Konstantin Batygin ve Michigan Üniversitesi’nden Fred C. Adams liderliğinde yürütüldü.
Araştırmacılar, Jüpiter’in Amalthea ve Thebe adlı iç uydularının yörüngesel hareketlerini analiz ederek gezegenin erken fiziksel şartlarını geriye dönük olarak modelledi.
Bu uyduların yörüngelerindeki hafif eğilimler, Jüpiter’in oluşumunun ilerleyen aşamalarına dair önemli ipuçları sağladı. Elde edilen veriler, yaklaşık 3.8 milyon yıl önce, Güneş’i çevreleyen gaz ve toz bulutu yok olmaya yüz tutarken Jüpiter’in hacminin 2.000’den fazla Dünya büyüklüğünde olduğunu ve manyetik alanının gezegenin çevresini belirgin şekilde etkilediğini gösteriyor.
Jüpiter, Güneş Sistemi’nin Mimarı Konumundaydı
Jüpiter’in erken gelişim süreci, Güneş Sistemi’nin mimarisi üzerinde belirleyici bir rol oynadı. Dev kütlesi sayesinde diğer gezegenlerin yörüngeleri üzerinde etkili olan Jüpiter, Güneş etrafındaki gaz ve toz diskini şekillendirerek gezegen oluşum sürecini derinden etkiledi.
Fred C. Adams, “4.5 milyar yıl sonra bile, erken Jüpiter’in fiziksel durumunu yeniden oluşturmamıza olanak tanıyan yeterli iz kaldığını görmek hayranlık verici” diyerek bulgunun önemini vurguladı.
Batygin ve Adams, geleneksel gezegen oluşumu modellerindeki belirsizlikleri aşmak için alternatif bir yöntem izledi. Gaz opaklığı, çekirdek kütlesi ya da birikim hızı gibi doğrudan ölçülemeyen değişkenler yerine, yörüngesel dinamiklere ve Jüpiter’in açısal momentumunun korunmasına odaklandılar. Bu yöntem, gezegenin protogezegen diskinden kopuş anındaki fiziksel durumuna dair net bir görünüm sağlıyor.
Gezegen Oluşumu Teorilerine Katkı
Elde edilen bulgular,
Dave Stevenson gibi bilim insanlarının çekirdek birikimi teorisine dayanan mevcut gezegen oluşumu modellerini destekliyor. Bu teoriye göre Jüpiter gibi gaz devleri, katı bir çekirdek oluşturduktan sonra hızla gaz biriktirerek büyümüşlerdir.
Yeni veriler, bu sürecin zamanlamasına ve fiziksel şartlarına dair daha kesin bilgiler sunuyor.
Konstantin Batygin, “Jüpiter’in ilk anlarına dair bilinmezlikler sürse de, bu çalışma kritik gelişim evrelerini daha net anlamamıza katkı sağlıyor,” dedi. Araştırmacılar, bu bulgunun Güneş Sistemi’nin evrimini daha sağlam bir temelden anlamaya olanak tanıdığını belirtiyor.
Kaynak:
Sci Tech Daily