TrendForum.Net - Okyanusta Neden Bu Kadar Az Böcek Olduğunun Gizemi Çözüldü

Okyanusta Neden Bu Kadar Az Böcek Olduğunun Gizemi Çözüldü

Yeni hipotez, bunun kabuklarını nasıl sertleştirdikleriyle ilgili olduğunu söylüyor.
Bilim insanları, böceklerin kabuklarını sertleştirmelerine yardımcı olan benzersiz MCO2 enziminin, deniz ortamlarında nadir görülmelerine karşın karada başarılı olmalarının nedeni olduğunu öne sürüyor.

Tokyo Metropolitan Üniversitesi’nden bilim insanları, böceklerin deniz ortamlarında neden bu kadar nadir görüldüğüne dair bir hipotez öne sürdü. Daha önce böceklerin kabuklarını sertleştirmek için moleküler oksijen ve multicopper oxidase-2 (MCO2) adı verilen bir enzim kullanan benzersiz bir kimyasal mekanizma geliştirdiklerini göstermişlerdi. Şimdi ise bunun denizde onlara dezavantaj sağlarken, karada onlara yardımcı olan avantajlar sağladığını ve MCO2’yi böcek eko-evriminin merkezine yerleştirdiğini savunuyorlar.

Böcekler gezegendeki en başarılı organizmalardan bazılarıdır. Tüm karasal hayvanlar arasında en fazla biyokütleyi oluşturdukları ve küresel ekosistem üzerinde önemli bir etkiye sahip oldukları söylenmektedir. Bununla birlikte, bollukları denizdeki şaşırtıcı nadirlikleriyle eşleşir. Biyolojik ataları denizden gelmiş olsa da, çok az sayıda böcek denizi evi olarak görür. Bu, bilim insanlarının uzun yıllardır cevaplamaya çalıştığı, bilimin yaygın bir gizemidir.

[Only registered and activated users can see links. Click Here To Register...]

Araştırmacılar evrimsel genetiğe dayalı bir çözüm önerdiler. Moleküler filogenetikteki son gelişmeler bize hem kabukluların hem de böceklerin aynı ailenin, Pancrustacea’nın bir parçası olduğunu ve böceklerin denizden ayrılıp karaya adapte olan bir dal olduğunu öğretti. Önemli bir özelliği paylaşırlar; balmumu tabakası ve sert kütikülden oluşan bir dış iskelet.

Aynı ekip önceki çalışmalarında, böceklerin karasal ortamlara adapte olduklarında, oksijen kullanarak kütiküllerini sertleştirmelerine yardımcı olan multicopper oxidase-2 (MCO2) adlı bir enzim oluşturan benzersiz bir gen geliştirdiklerini gösterdi. MCO2, moleküler oksijenin kütiküldeki katekolamin adı verilen bileşikleri oksitleyerek yüzeyi bağlayan ve sertleştiren maddelere dönüştürdüğü bir reaksiyona aracılık eder. Bu durum, deniz suyundaki kalsiyumu kullanarak kütiküllerini sertleştiren kabukluların aksine gerçekleşiyor. Ekibin iddiasına göre bu durum, oksijen bolluğu nedeniyle karayı böcekler için çok daha uygun hale getiriyor. Deniz, hem oksijen eksikliği hem de daha iyi adapte olmuş organizmaların bolluğu nedeniyle artık sert bir ortam.

Ancak mesele sadece denizin artık böcekler için o kadar da misafirperver olmaması değil. Kütikülün MCO2 yolu ile sertleşmesi ve kuruması, sadece koruyucu değil, aynı zamanda hafif bir biyomateryale yol açıyor. Araştırmacılar, böceklerin bitkilere tırmanma, süzülme ve nihayetinde uçma becerisini bu sayede kazanmış olabileceğini öne sürüyor. Bu da göç etmelerine ve ekosistemde daha önce boş olan nişleri işgal etmelerine olanak tanıyarak sayılarının artmasına yol açan güçlü bir itici güç olmuştur. Yine bu durum, kabukları önemli ölçüde daha yoğun olan ve yoğunluk ile kalsifikasyon derecesi arasında güçlü bir korelasyon bulunan kabuklularla tezat oluşturmaktadır.

Elbette böcekler karaya uyum sağlayan tek eklembacaklılar değildir, bu nedenle MCO2’nin “karasal nişlerde” başarı için kesinlikle gerekli olmadığı açıktır. Bununla birlikte, böcek kütiküllerinin doğası, karasal ortamdaki başarıları hakkında çok şey söylüyor. Aslında ekip, MCO2’nin böceklerin tanımlayıcı bir özelliği olabileceğine inanıyor: “MCO2 yoksa, böcek de yoktur.” Çalışmaları, kütikül sertleşmesinin böcek evrimi ve karasallaşmasında oynayabileceği rol üzerine tamamen yeni bir vurgu vaat ediyor.

[Only registered and activated users can see links. Click Here To Register...]