İçebakış ve döküş biraz
[Only registered and activated users can see links. Click Here To Register...]
Çok uzun bir yol yürüdüm. Kâh tökezledim, pes ettim. Kâh inadına kalktım ayağa. Ama şimdi belki de hayatımda ilk kez ne yapacağımı bilmiyorum. Ve ben bir rotam olmamasına hiç alışkın değilim. Hani bir metafor vardır kime aitti bilmem. "Elimde bir halat var. Salıncak kurup sallansam mı yoksa dar ağacında kullanıp kendimi assam mı?" diye. Hem öyle bir ikilem içindeyim. Hem de öyle anı yaşıyorum ki hani 1 saat sonrasını bile düşünmeden yaşıyorum adeta. Bu konuda yalnız da değilim. Olması gerektiği yerde olamayan, istediği hayatı yaşayamayan gençliği heba olmuş gençlerden yalnızca biriyim. Hepimiz biraz böyle değil miyiz? [Only registered and activated users can see links. Click Here To Register...] Bazen halet-i ruhiyemi bu denli açık etmek bana zayıf hissettiriyor. Sonra diyorum ki anlat kızım. Anlat. Anlat belki bir gün aydınlığa çıktığın zaman bunları okuyup kendine yine neleri dert etmişsin. Bunlara mı üzülmüşsün diyeceksin. İşte bu yüzden izin veriyorum bugün parmaklarıma. Yoksa yazamayacak kadar kırgın ve yorgunum. + ~ |
Yanıt: İçebakış ve döküş biraz
++
Tek bir şey değil beni kıran. Mesela hayal kurdum ve hayalim elimde un ufak oldu benim. Ben bu hayali birden çok kere kurdum. Yeri geldi daha azına tamah ettim. Yeri geldi vazgeçtim akışına bıraktım kendimi hayatın. Çoklu organ yetmezliği gibi, çoklu hayat yetmezliğim var benim. Kendime hayat veremiyorum. Ne aklım dingin ne kalbim müsterih. Hem ne istediğimi biliyorum. Hem de bilmiyorum. Bu çelişkiler gün be gün öldürüyor beni. Sonra ertesi sabah yeniden doğuyorum. Bu döngü beni yoruyor. Uyumak, en sevdiğim.. o bile artık rahatlatmıyor beni. Zaten pis bir düzen içinde peydah olmuş varlıklardan biriyim. Temiz hissetmiyorum kendimi. Sanki içki değil benmişim kötülüklerin anası. Öyle kötü hissediyorum kendimi. Öyle hiçbir yere ait olmayan, öyle atıl, öyle yersiz. Öyle kalabalık içinde bile kimsesiz.. ++ ~ |
Yanıt: İçebakış ve döküş biraz
+++
Bilmiyorum. Artık bazen gülüşlerim bastıramıyor hüznümü. Ağlayamıyorum da artık. Öyle saçma sapan robotlaşmış gibi geziyorum evde. Günler sanki fotokopi gibi birbirinin aynısı sanki. Rutin de ayrı boğuyor beni. Beni ne teskin edecek bilmiyorum. Artık şarkılar da eski tadı vermiyor bana. Diziler.. karakterlere kızıyorum. Kitaplar.. bana sanki bilmişlik taslıyor gibiler hiddetleniyorum. ~ |
Yanıt: İçebakış ve döküş biraz
Sözün özü, içime attığım her acı intihar bombacısı gibi. İnfilak ettirmiyorlar kendilerini ama biliyorum ki bir gün içim dışım patlayıp birbirine karışacak. O zaman bugünlerimi mumla arayacağım.
~ |
Forum saati; Türkiye'ye göre ayarlanmış olup, şu an saat: 18:05. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.7 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.