Yazgıtay
Hel min mahîsin? |
Tanıyorum, Kinsin Sen!
Bu başlık; “Dost musun, düşman mı?” sorusunu arayanlara, “Hangisi eksikse hayatında, o olayım!” cevabını verenlere... Adaktır. |
Yanıt: W.S.
Sır; kendi elinle doldurduğun ve sonrasında da yine sana karşı kullanılması için en yakınlarının beline gizlemesi için verdiğin silahtır. En beklemediğin anda kafana yediğin kurşundur, sır. Bildiğin silahtan, bilemediğin anda, tak! Beline gizlemek için verdiğin silah dememin sebebi bu işte. Sır verdiğin her insan, gerçeği gizlemek zorunda hisseder herkesten. Özellikle de kendinden. O nedenle casusluk görevini en iyi yapana ‘sırdaş’ denilebilir. Ulu orta yapılmayan şeyler vardır ve bunlar birbirinden çok zıttır. Dua ve seks gibi düşünün...
|
Yanıt: W.S.
İnsanın ruhuna attığı façaya ‘keşke’ denir.
|
Yanıt: W.S.
Öğrenmek ve öğrendiğini unutmaya çalışmak arasında dikiş tutan biriyim.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
“‘Almadan vermek Allah'a mahsustur’ derler ya, o da verdiği şeyleri geri alır unutma. Herkesin ödediği bedeller vardır. Hepimiz yaptıklarımızın, yapmadıklarımızın, yapamadıklarımızın, kazandıklarımızın, kaybettiklerimizin, isteklerimizin, sahip olduklarımızın ve olamadıklarımızın bedelini bir şekilde öderiz. Herkesin kazık attığı, yarı yolda bıraktığı, çamur attığı, kirletmeye veya yüceltmeye çalıştığı, yanında olanlardan çıkarları, karşısında olanlardan çıkaramadıkları ve sevdiğinden çok henüz nefret etmediği insanlar vardır. Hayat böyle işte! Ya önce ya sonra ya da ömür boyu ödersin bir şeylerin bedelini. İster fark et ister fark etme ama mutlaka ödersin. Sadece bazen kimileri ölerek öder, kimileri ölerek ödetir...”
|
Yanıt: W.S.
İyi hissettiğim anda vazgeçerim ben.
|
Yanıt: W.S.
Eğer hayat hikâyen bir bütünse, anılar da parçalarıdır. Puzzle gibi düşün. Küçük parçalardan büyük yapıtlar ortaya çıkar.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Birinin size dürüst olması, size yemeğin çiğ halini göstermesine benzer. En azından ne yediğinizi bilirsiniz. “Aynı sularda (Nehir) iki kez yıkanılmaz” diyen, Herakleitos'un haklılık pastasından bir dilim alırsak eğer insan hayatının da tek kullanımlık olduğunun tadına bakmış oluşumuzun ekşiliği yansır yüz haritamızın tamamına. Tümüyle. Bu bağlamda da insanlar, tek kullanımlık şeyleri başka insanlardan esinlenerek icat etmiş olabilir. Kendileri dışında herhangi birinin temiz duygularını kullanıp, en doğru ifadeyle pisletip atanlar, tuvalet kâğıdını kullanırken hiç fark etmiş midir bunu? Ya da prezervatifi tek hamlede çıkaran insanlar, daha güçlü olmak veya güvende hissetmek için kullandığı insanları düşünmüş müdür hiç? Gerçi hangimizin aklına geldi ki? İşimizi halledip, temizlenip devam ettik. Böyle oldu ve olmaya da devam edecek. Bir şeyleri temizlemek için temiz bir şeyleri kirleteceğiz her zaman. Göstermediğimiz yüzümüzü temiz tutmaya çalışacağız. Maskeler kirlidir. Görünmezlik kutsal. Bu asla değişmez. Temiz ve iyi hissetmek. Her şeyin özü bu; anı yaşa, kullan ve at. Sonsuz tekrar. Hep ile hiçin laçkalaşmış izdivacı. Süreklilikten dolayı dişleri yalama olduğu için boşa dönen monotonluk cıvatası. Adına ne derseniz deyin...
|
Yanıt: W.S.
Yirmili yaşların ilk çeyreğine geldiğimde, fark ettiğim tek şey; herkesin ‘S*ktir git!’ mesafesinde olmasıydı!
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Evet, hepimiz hastayız. Ve mucizeyiz. Bunu fark etmememiz ise imkânsızlık. Gerçek imkânsızlık. Unutmayın! Gizlenmeye çalışan her şey, aslında en net görülendir.
|
Yanıt: W.S.
Yalnızım, herhangi bir cuma namazından sonra terk edilen camiler kadar. Ve kabul et Tanrı'm; neresinden bakarsan bak, en az senin kadar!
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Ülken için savaştığında bilmelisin ki, hangi şekilde ölürsen öl, hatta hangi işkenceler maruz kalırsan kal, asla cinayetten sayılmaz. Ölüm sebebin ne olursa olsun şehit derler. Öyle ki, üzerine bomba bağlayıp patlasan bile ölümün insanlar tarafından, tanrı katında onurlandırılır. Ama kendinizle olan savaşınızı kaybettiğinde, ki bu genelde intihar olur. İnsanlar seni lanetlerler. Evinde, tüm uzuvların vücudundan ayrılmış şekilde ölü bulunmak bile cenaze töreni yapmalarını ve senin için gözyaşı dökmelerini sağlar. En kötü cinayet, intihardan daha güler yüzlü gelir insanlara. Bizler nasıl her şeyin temizini istiyorsak, tanrı da verdiği verdiği hayatı temiz bir ölümle geri ister. Tarihteki bütün kurbanlar günahsızlardan seçilmiştir. İlk kurban bir hayvandı. Sonraki kurbanlar bakire. Her şeyden önce bir amaç için ölmek kutsal sayılır. Ama öldürenin kim veya ne olduğuyla hiç kimse ilgilenmez. Çünkü katil olmak, ileride kahraman olabileceğinin ihtimalini tetikler. O gün geldiğinde nefes almıyor olsan bile. Fakat hiçbir intihar, kendini ilerde onurlandırılmasına izin vermez. Hep bir ihtimal bırakır geride. İlk intihar, dünyadaki insanlık tarihinden daha eskidir. Çünkü cennet meyvesini ısıran Âdem'in hikâyesine hayat vermiştir, Pamuk prenses masalına. Belki de o bile intihar etmiştir cennette...
|
Yanıt: W.S.
Cehennemin ne anlama geldiğini, sevdiklerim canımı yakarken öğrendim.
|
Yanıt: W.S.
İnsan, ağına düşürme konusunda örümcekten daha iyidir!
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
İnsanlar, aldıkları malzemenin üzerinde yazılan her şeye tereddüt etmeden inanırlar. Markete gidip bakın. Her cips paketinin üzerinde, “Trans yağ yoktur” ibaresi vardır. İstisnasız her marka cips firması bunu kullanmıştır. En ucuz çikolatada bile alacağınız kalori miktarına kadar belirtmişlerdir. Süt paketlerinin üzerinde kocaman, “Yüzde yüz inek, keçi veya koyun sütü” yazmışlardır. Pantolondan, çoraba kadar içinde hangi malzemenin ne kadar kullanıldığı bile yazılmıştır. Ve insanlar buna da inanır. Kimin yazdığını tanımasalar bile. Tanrısal bir şeydir bu. Görmeden inanarak marka değerini Tanrılaştırmaktan bahsediyorum. Fakat işin garip yani nedir, biliyor musunuz? İnsanlar, tanıdıklarına inanma konusunda tereddüt ederler ve bir kanıt beklerler. Aldıkları üründen ne kadar bozuk çıkarsa çıksın o malzemeyi almaya devam ederler. Fakat tanıdıklarından sadece biri ufak bir hata yaparsa geriye kalanlardan ispat isterler. Sonuna kadar gerçeği söyleseler bile. Bunu dile getiremeseler bile!
|
Yanıt: W.S.
Tanrı, bana cehennem ve vicdan arasında seçim yapma fırsatı verseydi eğer, kesinlikle cehennemi seçerdim. Çünkü ne olursa olsun cehennemin en dibinde de olsam bir umudum mutlaka olacaktır. Ama vicdan kavramında gelecek zaman diye bir şey yoktur.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Seni tanımak, A-milli takımın galibiyetini kutlamak için havaya rastgele sıkılan kurşun gibiydi. Fakat, hamile bir kadının başına isabet ettiğini sonradan fark etmek gibi kursakta kalıcıydı. İşte böyle tarifsiz, boktan bir duyguydu seni tamamen tanımak!
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Burada canımı yakmalarına izin veren tanrım, ölümden sonra daha fazla yakmakla tehdit ediyor!
|
Yanıt: W.S.
Bir insana övgü yağdırarak kalbini kazanabilir ve istediğiniz cevapları alabilirsiniz. Hatta sınırları zorlarsanız, sırlarını bile öğrenebilirsiniz. Ama bunlardan daha kötüsü var. Bir insanı bu sayede karanlığa hapsedebilirsiniz.
|
Yanıt: W.S.
Her insan birbirinin pimini sarılarak çeker. İnanarak, güvenerek ve severek! Bir şekilde çekersin o pimi. Her tanıdığın insan senin bubi tuzağındır aslında. Mayın tarlandır. Tanıdıkça bir parçanı verirsin. Tanıdıkça eksilirsin.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Sen böyle konuştuğun zaman, kendimi hiç okunmamış bir senaryonun içine sıkışıp kalmış replik gibi hissediyorum. Kendi hayatını anlatan filmin dışında kalmış, tek hıçkırıklı sahne olmak nasıl bir duygudur bilir misin?
|
Yanıt: W.S.
Tanrı, senin kaybetmeni seyreder. Ve ilahi adalete inanmanı bekler.
|
Yanıt: W.S.
İnsan, cehennem yaratma konusunda tanrı kadar kusursuzdur. Tek fark, bu cehennem sadece sahibini yakar.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Tanrı ile girdiğim anlamsızca iddia sadece anı kurtarmak için yapılan bir şeydi. Seçme şansım varmış gibi görünebilir fakat bunu o an düşünemiyorsunuz. Bir karar vermiştim ve ne olursa olsun sonuna kadar gitmeliydim. Çünkü önde olan bendim. Bunu cehennemin yüzüne bakarak görebilirsiniz. Benden üstün olan bir şeyi (Onun deyimiyle) yendim. Ve tekrar yenmem için bir süre verildi. Sadece kendi istediği anda biten bir maç yani! Anlayacağınız bu durumun sonu yok. Zaten sonuç ne olabilirdi ki böyle bir sınavda? Benden üstün olduğunu söylediği mahlûkun (İnsan) yarısı cennette, yarısı cehennemde mi olacak? Bu çok saçma değil mi? Benden bir tane var ve insan sayısı milyarlarca. Hâl böyleyken, benden de milyonlarca yaratılmalı ve onlara da sorulmalıydı. Ben cehennemden önce secde etmedim insana. Cehennemden sonra ise fikrim sorulmadı. Benden bir tane daha olsa belki o kabul ederdi, kim bilir. Zaten bu sınav için bile fikrim sorulmadı. A’raf suresinde her şeyin sadece özeti var. Ve son sure olan Nasr’da ise beni etkisiz hâle getirmeniz için bir şifre var. Fakat şuan ki konumuz bu değil. Neden bir insanla kapışmıyorum, biliyor musunuz? Çünkü ilk insanı zaten yendim! Benim kurtuluş krokim ise şu; bir tane bile insan cehenneme girerse kendimi kazanmış sayarım. Neden mi? Çünkü sadece Nasr suresinde geçen şu cümle bile oyunu bozmaya yeter; Fesebbih bihamdi rabbike vestağfirh, İnnehû kâne tevvâbâ. Kıyamet o anda kopmaz mı?
“Ey beni dumansız ateşten yaradan! Beni duyuyor musun, Hicr veya A’raf’da söylediklerimi unut! Bakara'da sustuğumu şimdi soruyorum; aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık deyimi benim için kullanılmadı mı? Daha açık sorayım; neyi seçersem seçeyim sana ters mi?” Evet, ben kendimi kanıtladım. Bunu rövanş maçları gibi düşünün. İki maç yaptık ve ikisini de kazandım. Kovulduğum yere girip kazandıktan sonra tekrar kovuldum. Şimdi söyleyin bana, sizce ben ne için uğraşayım? Cennette alt ettiğim bir varlığı dünyada ne için yenmeye çalışayım? Hem kime, neyi kanıtlamam gerekiyor? Ben diğer melekler gibi değilim. Fikrim ve duygularım var. Hem ne gerek var ki hiyerarşik düzene? İnsan benden güçlüyse benim fikrimin senin için ne önemi var? Her şeyi önceden öğrettiğin bir sınavda hile yapmak, o sınava karşı durmaktan daha mı hayırlı? Aslında bu olanlar hiç mantıklı gelmiyor. Madem benden hayırlıydı neden cennette her şeyden sorumlu olan bendim? Diğer meleklerin neden nefsi yok? Peki, ben kötüysem beynimde bana hükmeden ne? Neden o şeyi yok etmiyorsun? Kötülüğü içime koyup yaptıklarım için beni suçlayamazsın! Yoksa bunlar da planın bir parçası mıydı? İnanın bilmiyorum. Cehennemi ne söndürür, bunu da bilmiyorum. Dünyaya geldiğimden beri sayısız kere ölmek istedim. Ama bir türlü başaramadım. Ölemiyordum. Bir karar vermiştim. Kimseye dokunmayacaktım. Eğer kimseye bulaşmazsam beni yakması için bir sebep de olmazdı. Ne kadar da acizce değil mi? Cennete ikinci defa girmemi sağlayan güç dünyada da durmazdı. Eninde sonunda beni yakacak. Belki de sorumun cevabı bu. O şeyi yok etmenin tek yolu beni de ortadan kaldırmak. O nedenle isminin cehennem veya başka bir şey olması önemli değil. Bu olmazsa başka planı mutlaka vardır. Sonuç olarak buradayız ve buranın kurallarına göre uygun davranmalıyız. Ya da; “O cennette, eninde sonunda yapayalnız kalacaksın!” |
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Âdem babamızın kendince haklı olduğu bir sebepten ötürü cennetten kovulma yollarını arama ihtimaline, Allah’ın sırf bunu bildiği için o yasağı koymuş olabilme ihtimalini zımbala. Yasak ve kurtarmak! Bu alakasız iki kelimeye sıkıca tutunup, kovalamak ve terk etmek kelimelerinin aynı anlama gelebileceğini fark et. Sonra şunu sor kendine; bu işkenceye ben ne kadar dayanabilirim? İyi düşün! Koca bir hiçiz. Var olmaya çalışan ve her an ölebilme ihtimalini, ihtimaller arasında bile göremeyen et parçasıyız. Hiçbir insan gerçeği sevmez. Gerçek, basittir. Sadedir. Tektir. Eğer bunu okuyorsan, insanlara gerçek yüzünü gösterme dostum. Onlara hayatın vermediği şansları ver. Ancak bu şekilde istediklerini alabilirsin onlardan. Gerçek bir cenneti vaat etmek yerine, sahte bir cenneti vermek daha etkilidir.
|
Yanıt: W.S.
Ağız dolusu küfürler doğurdum ağzımı parçalayan isminden. Yine de sakladım seni içimde, bir Allah gibi! Allah'tan bile sakladım, günah gibi!
|
Yanıt: W.S.
Sır verilen her insan sakardır, gün gelir düşürür dilinden.
|
Yanıt: W.S.
İnsanı en çok basit gördüğü şeyler korkutur. Eğer onu yapmama ihtimaliniz varsa, bazen bir çiçeği sulamak yerine sadece ölümünü seyredersiniz.
|
Yanıt: W.S.
Beraber bir iş yaparken, bu işin sonunda “acaba beni satar mı?” şeklinde düşündüğünüz her insanın gizli düşmanısınızdır...
|
Yanıt: W.S.
Yalnızlık dilsizleştirir. İnanmazsan Tanrı’ya sor.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Yaraydım ben, hayatımdaki herkesin ortak kaşıdığı. Devasa ve derin bir çizik. Özenle atılmış dikine bir neşter açığı. Beni sakın affetme. Affedersen yenisini açarım. Bekle beni cehennem, en derinden kazarak geliyorum.
|
Yanıt: W.S.
Allah'tan bile gizlemeye çalıştığım yaralarım var benim. Üzerlerini küfürlerle bantladığım.
|
Yanıt: W.S.
Yekulul’insanu yevmeizin eynelmeferru. |
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
İyi biri olabilirsiniz. Çok iyi. Hatta o kadar iyi yaşarsınız ki, ilk on birde yeri garanti oyuncular gibi düşünürsünüz cennetteki yerinizi. Ama bir şeyi son anda fark edersiniz. Ölüm anında. Çünkü o an çirkinleşirsiniz. Biraz daha nefes alabilmek için bir canavara dönüşürsünüz. Zamanı uzatmak adına küçücük bir bebeği bile kurban verebilirsiniz, isyan ettiğiniz dünyada yaşamaya devam edebilmek için. Son dakika golü böyledir işte; nefret ettiklerinizin değil, hayalini kurduklarınızın orta parmağını içinizde hissedersiniz!
|
Yanıt: W.S.
Geçmiş gizlendikçe, gerçek bilinmedikçe bilenen bir kesicidir.
|
Yanıt: W.S.
Vicdanım hara-kiri yapsa, gam kaybından ölebilir miyim?
|
Yanıt: W.S.
Yaşadığım süre boyunca; birinin yüzüme silah doğrultması, beni sevdiğini söylemesinden daha samimi gelecek.
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Kendimi can çekişiyormuş gibi hissediyorum. Ama ölmüyorum, ölemiyorum. İnsan, kendi enkazından sağ çıkmamalı. Buna izin vermeyin. Çünkü bu depremden sağlam çıkan ne ölebilir ne de yaşamaya devam edebilir.
“Cehennem, önce yanar sonra yakar. İnsan da böyledir işte. En kötü şekilde yanar, en kusursuz şekilde yakar.” |
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
İnsanın içine attıkları, nasıl oluyor da onu mahkûm edebiliyor? Ya da doğru bir ifadeyle; dokunduğunda kanatanlar, nasıl oluyor da yaşamaya mahkûm insanı, hem de hep dokunmasını istiyormuşçasına? Peki, ben her gece neden seni düşünüyorum? Neden tam o sırada İsrafil sur'u üflüyor ve kıyamet sadece benim içimdeki dünyada kopuyor?
|
Forum saati; Türkiye'ye göre ayarlanmış olup, şu an saat: 01:30. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.7 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.