Z Raporu

**Zeytin** · 22 Aralık 2023, 17:04

"Dünya budur işte"
Bugün söylenen bir sözdü bu.
Öyle gerçek ve öyle net ki...

Dünya budur işte...
Anlamlar yükleyen biziz, hayallere dalan biz.
Hiçbir vaat yok oysaki, hiçbir teminat...

Yine de işimize geliyor umutlanmak
Daha güzel şeylerin olabilirliğine...

**Zeytin** · 08 Ocak 2024, 10:38

Bu şehrin bazı semtleri bir tepsi tatlının en iyi pişmiş birkaç dilimi gibi...
En sevdiğin için ayırdığın...
Çengelköy de öyle işte...
Bir tepsi tatlının en güzel dilimlerinden biri...

**Zeytin** · 19 Ocak 2024, 21:50

Sensiz bilmem kaçıncı gun...
Seni kaybettiğim o anda kaldım ben canım babam...
Ne bir adım öteye, ne bir adım geriye gidebiliyorum.
Resimlerin içinden çıkıp da sanki gelecekmişsin gibi, sanki o neşeli sesini duyuracakmissin gibi...
Özlemek hiç bu kadar diri olmamıştı, rüyasında bile özler mi insan özlüyor işte...
Küçük bir kız çocuğu gibi, sanki sensiz 5 yaşındaymışım gibi...
Her seye kırılır oldum, her şeyden alınır oldum sensiz.
Bana hep küsmeyen kızım derdin ya, "sen küsmezsin zaten diye öyle dedim, ondan öyle yaptım" derdin ya...
Şimdi en çok senin sessizliğine küskünüm.
Derdini üstüme almışcasına dünyanın, yorgunum...

**Zeytin** · 26 Ocak 2024, 14:54

Çok sevdiğin birini, ablanı, abini, kardeşini, anneni, babanı, eşini, evladını kaybetmenin acısı sana dokunmadıkça, iki kaburga kemiğinin arasına kıracakmışcasına kuvvetli bir his gelip yerleşmedikçe bunun gerçek manasını bilemezmiş insan... Bilmesin de zaten... Allah yaşanılan acıyı unutturacak başka acı da vermesin hüznün bir kere dokunduğu o kalplere...

**Zeytin** · 09 Şubat 2024, 23:59

Kardeşim
sonu tatlıya bağlanan kitaplar yollayın bana
Uçak sağ salim inebilsin meydana
Doktor gülerek çıksın ameliyattan
Kör çocuğun açılsın gözleri
Delikanlı kurtarılsın kurşuna dizilirken
Birbirine kavuşsun yavuklular
düğün dernek yapılsın hem de
Susuzluk da suya kavuşsun
ekmek de hürriyete
Kardeşim
sonu tatlıya bağlanan kitaplar yollayın bana
Onların dediği çıkacak
eninde de sonunda da.

— Nazım Hikmet

**Zeytin** · 15 Şubat 2024, 23:03

Meral Okay’ın eşine yazdığı mektup

Bir gün evi düzenlerken fark ettim. Bir de baktım ki, benden çok Yaman'ın eşyaları var.
Küçük küçük poşetlerle sızmıştı.
Aşk bir sızma halidir.

Yaman o kadar temiz bir adamdı ki, ona kızamazdınız. Bir o kadar da yiğitti.
Ben derdim ki; bu adam ne zaman yorulacak!
Meğer acelesi varmış.

Her şeyi o kadar yoğun, hızlı ve coşkulu yaşıyor ve yaşatıyordu ki büyüleyici bir şeydi bu.
Ben köşeleri çok olan bir insandım.
Yaman beni eğitti.

Aşk kendinden vazgeçme halidir, kendi benliğini ezmeden 'biz' olabilme halidir.

İnsan egosu denetlenmesi en güç şeydir.
Bunu ancak aşk becerebilir, sadece aşk ile üstünden atlayabilirsiniz.

Biz birbirimize karşı çok saygılıydık.
Eee bazen de sıkılırdık, hele üç beş aydır
bir aradaysak birbirimizin gözüne bakardık, önce kim gidecek diye, böyle nefes
molaları da verirdik.

Döndüğümüzde yepyeni bir enerji ve hasret bekliyor olurdu bizi.
Aşk bazen de bir kıyamama halidir...

Şunu çok açık yüreklilikle söyleyebilirim,
o benden daha iyi bir insandı.
O kadar bebek, o kadar adam, o kadar temiz, onun kadar beklentisiz, onun kadar temiz yaşamayı öğrenmeye çalıştım. Buradan
bir öğretmen öğrenci ilişkisi anlaşılmasın.

O, o kadar ahlaklı ve temizdi ki, yaşam biçimi
ve duruşu karşısında başka türlü olamazdınız. Onun yanında kirli kalamazdınız. Böyle bir şölen gibi, bir lunapark gibi sevdalık yaşayınca bu görkemi taşımayan her şey bir çadır tiyatrosu gibi geliyor insana.
Bu ateşle yanma hali o kadar derinden,
için için yanıyor ki, dönüp bir başka ölümlüyü yakmaya içi elvermiyor insanın.

Yaman'la her günümüz SEVGİLİLER günüydü...

Eşine bu kadar çok çiçek getiren bir adamı daha analar doğurmamıştır.
Biz birçok defa sabah uyanıp birlikte gün doğumunu seyreder, ne bileyim çingene vapuruna binip sabah erken boğazı turlardık. Bugün eksik olan ne? Bu topraklarda eksik,
aşk ve mutluluk kutsanmaz, ayrılık ve acı kutsanmıştır.
Birlikteliklerdeki tutku kutsanmaz da, ayrılıklardaki tutku kutsanır hep...

Yaralarıyla mutlu olmaya daha yatkın
bir kültüre sahibiz biz.

Meral Okay

**Zeytin** · 21 Şubat 2024, 20:34

Kendindeki eksikleri tamamlamanın sonu yok...
Bilmediğini öğrenmenin yaşı yok. Bunca sene düşünmediklerimi düşünmem için acıdan kapilar araladı Yaradan...
Acı, çetin bir öğretmen öyle kibarca değil, alttan alarak değil, zamana yayarak değil, dan dan diye anlatıyor derdini. Aldın aldın, öğrendin öğrendin...
Bir tek anın bile tekrarı yok...

**Zeytin** · 22 Şubat 2024, 22:39

Bir daha açar mı karanfil korkusuz?
Bir daha uçar mı güvercin şehirde?
Yalancı güneşli bir ocak
Mübarek cuma gününde
Gitti cancağızım gitti
Bitti son İstanbul
Kaldırımlar zabıt tuttu şahidiz hepimiz
Her yer tetikti
Sen de çekip gitme
Dayan be umudum
Dön gel, dön gel
Meydan okur hayat
Pabuç bırakmaz ölüme
Dön gel, dön gel
Sen de çekip gitme
Dayan be umudum
Dön gel, dön gel
Meydan okur hayat
Pabuç bırakmaz ölüme
Dön gel, dön gel
Bir daha yazar mı kalem kanaya kanaya
Kâğıdı da kan tutar, ağaç değil mi soyu
Ağla, doyasıya ağla
Aynı denizde çoğalır yüreğin öz suyu
Gitti cancağızım gitti
Bitti son İstanbul
Kaldırımlar zabıt tuttu şahidiz hepimiz
Her yer tetikti
Sen de çekip gitme
Dayan be umudum
Dön gel, dön gel
Meydan okur hayat
Pabuç bırakmaz ölüme
Dön gel, dön gel

**Zeytin** · 05 Mart 2024, 23:34

Ne kadar eskisin bu yaşamda?
Sivri köşelerin ne kadar yuvarlandiysa o kadar...
Ne ebatlarinla, ne hacminle ilgili ömür. Dalgalar vurdukça pürüzsüzlesir yüzeyin ve bir o kadar dayanıklı olursun dalgalar sayesinde.
Dalgalarla, zamanla...

**Zeytin** · 07 Mart 2024, 23:30

Ne güzel özetlemiş Cahit Zarifoğlu:
"Kimsenin kimseyi umursamadigi bu dönemde size dair en küçük detayları bile aklında tutan birini kaybetmeyin."

22 Aralık 2023, 17:04	#31
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu "Dünya budur işte" Bugün söylenen bir sözdü bu. Öyle gerçek ve öyle net ki... Dünya budur işte... Anlamlar yükleyen biziz, hayallere dalan biz. Hiçbir vaat yok oysaki, hiçbir teminat... Yine de işimize geliyor umutlanmak Daha güzel şeylerin olabilirliğine... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

08 Ocak 2024, 10:38	#32
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Bu şehrin bazı semtleri bir tepsi tatlının en iyi pişmiş birkaç dilimi gibi... En sevdiğin için ayırdığın... Çengelköy de öyle işte... Bir tepsi tatlının en güzel dilimlerinden biri... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

19 Ocak 2024, 21:50	#33
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Sensiz bilmem kaçıncı gun... Seni kaybettiğim o anda kaldım ben canım babam... Ne bir adım öteye, ne bir adım geriye gidebiliyorum. Resimlerin içinden çıkıp da sanki gelecekmişsin gibi, sanki o neşeli sesini duyuracakmissin gibi... Özlemek hiç bu kadar diri olmamıştı, rüyasında bile özler mi insan özlüyor işte... Küçük bir kız çocuğu gibi, sanki sensiz 5 yaşındaymışım gibi... Her seye kırılır oldum, her şeyden alınır oldum sensiz. Bana hep küsmeyen kızım derdin ya, "sen küsmezsin zaten diye öyle dedim, ondan öyle yaptım" derdin ya... Şimdi en çok senin sessizliğine küskünüm. Derdini üstüme almışcasına dünyanın, yorgunum... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

26 Ocak 2024, 14:54	#34
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Çok sevdiğin birini, ablanı, abini, kardeşini, anneni, babanı, eşini, evladını kaybetmenin acısı sana dokunmadıkça, iki kaburga kemiğinin arasına kıracakmışcasına kuvvetli bir his gelip yerleşmedikçe bunun gerçek manasını bilemezmiş insan... Bilmesin de zaten... Allah yaşanılan acıyı unutturacak başka acı da vermesin hüznün bir kere dokunduğu o kalplere... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

09 Şubat 2024, 23:59	#35
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Kardeşim sonu tatlıya bağlanan kitaplar yollayın bana Uçak sağ salim inebilsin meydana Doktor gülerek çıksın ameliyattan Kör çocuğun açılsın gözleri Delikanlı kurtarılsın kurşuna dizilirken Birbirine kavuşsun yavuklular düğün dernek yapılsın hem de Susuzluk da suya kavuşsun ekmek de hürriyete Kardeşim sonu tatlıya bağlanan kitaplar yollayın bana Onların dediği çıkacak eninde de sonunda da. — Nazım Hikmet Gabriel bunu beğendi. __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

15 Şubat 2024, 23:03	#36
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Meral Okay’ın eşine yazdığı mektup Bir gün evi düzenlerken fark ettim. Bir de baktım ki, benden çok Yaman'ın eşyaları var. Küçük küçük poşetlerle sızmıştı. Aşk bir sızma halidir. Yaman o kadar temiz bir adamdı ki, ona kızamazdınız. Bir o kadar da yiğitti. Ben derdim ki; bu adam ne zaman yorulacak! Meğer acelesi varmış. Her şeyi o kadar yoğun, hızlı ve coşkulu yaşıyor ve yaşatıyordu ki büyüleyici bir şeydi bu. Ben köşeleri çok olan bir insandım. Yaman beni eğitti. Aşk kendinden vazgeçme halidir, kendi benliğini ezmeden 'biz' olabilme halidir. İnsan egosu denetlenmesi en güç şeydir. Bunu ancak aşk becerebilir, sadece aşk ile üstünden atlayabilirsiniz. Biz birbirimize karşı çok saygılıydık. Eee bazen de sıkılırdık, hele üç beş aydır bir aradaysak birbirimizin gözüne bakardık, önce kim gidecek diye, böyle nefes molaları da verirdik. Döndüğümüzde yepyeni bir enerji ve hasret bekliyor olurdu bizi. Aşk bazen de bir kıyamama halidir... Şunu çok açık yüreklilikle söyleyebilirim, o benden daha iyi bir insandı. O kadar bebek, o kadar adam, o kadar temiz, onun kadar beklentisiz, onun kadar temiz yaşamayı öğrenmeye çalıştım. Buradan bir öğretmen öğrenci ilişkisi anlaşılmasın. O, o kadar ahlaklı ve temizdi ki, yaşam biçimi ve duruşu karşısında başka türlü olamazdınız. Onun yanında kirli kalamazdınız. Böyle bir şölen gibi, bir lunapark gibi sevdalık yaşayınca bu görkemi taşımayan her şey bir çadır tiyatrosu gibi geliyor insana. Bu ateşle yanma hali o kadar derinden, için için yanıyor ki, dönüp bir başka ölümlüyü yakmaya içi elvermiyor insanın. Yaman'la her günümüz SEVGİLİLER günüydü... Eşine bu kadar çok çiçek getiren bir adamı daha analar doğurmamıştır. Biz birçok defa sabah uyanıp birlikte gün doğumunu seyreder, ne bileyim çingene vapuruna binip sabah erken boğazı turlardık. Bugün eksik olan ne? Bu topraklarda eksik, aşk ve mutluluk kutsanmaz, ayrılık ve acı kutsanmıştır. Birlikteliklerdeki tutku kutsanmaz da, ayrılıklardaki tutku kutsanır hep... Yaralarıyla mutlu olmaya daha yatkın bir kültüre sahibiz biz. Meral Okay __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

21 Şubat 2024, 20:34	#37
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Kendindeki eksikleri tamamlamanın sonu yok... Bilmediğini öğrenmenin yaşı yok. Bunca sene düşünmediklerimi düşünmem için acıdan kapilar araladı Yaradan... Acı, çetin bir öğretmen öyle kibarca değil, alttan alarak değil, zamana yayarak değil, dan dan diye anlatıyor derdini. Aldın aldın, öğrendin öğrendin... Bir tek anın bile tekrarı yok... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

22 Şubat 2024, 22:39	#38
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Bir daha açar mı karanfil korkusuz? Bir daha uçar mı güvercin şehirde? Yalancı güneşli bir ocak Mübarek cuma gününde Gitti cancağızım gitti Bitti son İstanbul Kaldırımlar zabıt tuttu şahidiz hepimiz Her yer tetikti Sen de çekip gitme Dayan be umudum Dön gel, dön gel Meydan okur hayat Pabuç bırakmaz ölüme Dön gel, dön gel Sen de çekip gitme Dayan be umudum Dön gel, dön gel Meydan okur hayat Pabuç bırakmaz ölüme Dön gel, dön gel Bir daha yazar mı kalem kanaya kanaya Kâğıdı da kan tutar, ağaç değil mi soyu Ağla, doyasıya ağla Aynı denizde çoğalır yüreğin öz suyu Gitti cancağızım gitti Bitti son İstanbul Kaldırımlar zabıt tuttu şahidiz hepimiz Her yer tetikti Sen de çekip gitme Dayan be umudum Dön gel, dön gel Meydan okur hayat Pabuç bırakmaz ölüme Dön gel, dön gel __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

05 Mart 2024, 23:34	#39
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Ne kadar eskisin bu yaşamda? Sivri köşelerin ne kadar yuvarlandiysa o kadar... Ne ebatlarinla, ne hacminle ilgili ömür. Dalgalar vurdukça pürüzsüzlesir yüzeyin ve bir o kadar dayanıklı olursun dalgalar sayesinde. Dalgalarla, zamanla... __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

07 Mart 2024, 23:30	#40
Çevrimdışı Zeytin Saygın Üye	Yanıt: Z Raporu Ne güzel özetlemiş Cahit Zarifoğlu: "Kimsenin kimseyi umursamadigi bu dönemde size dair en küçük detayları bile aklında tutan birini kaybetmeyin." __________________ Eski bir kadınım ben, Siyah-Beyaz fotoğrafları, 45'lik plakları özlüyorum... Yine bir gül nihal alıyor gönlümü eteklerim uçuşarak vals yapıyorum.. Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum Yelpaze ile serinlemek, Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum. Yüzüne bakmaya utandığım, elimi tutmaya kıyamayan, Aşklar hayal ediyorum... Eski bir kadınım ben, İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı, Ölmek istemiyorum...

Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)

Z Raporu

Üyelerimize ait günlüklere bu başlık altından ulaşabilirsiniz.