Çevrimdışı

Acılar, sıkıntılar ve hayatın zorluklarıyla baş edebilmek için hayata bakış açısını değiştirmeliyiz ve hayata olgun insanların bakış açısıyla bakmalıyız.

İnsan sürekli iyi ve mutlu hissetmek ister.
Oysa yaşam, acılar, dayanılması gereken sıkıntılar, aşılması gereken zorluklarla doludur. Yeteri kadar güçlü, olgun değilsek karşılaştığımız durumlarla baş edemeyip karamsar duygulara kapılırız. Bulutların güneşi örttüğü gibi bazen kafamızda dönüp duran, bir türlü içinden çıkamadığımız karamsar düşünceler de ruhumuzu örter. Uykularımızı kaçıran, yaşama sevincimizi azaltan, endişeli, yorgun, mutsuz hissetmemize sebep hep bu karamsar düşüncelerdir.

İnsanın acılar, sıkıntılar ve hayatın zorluklarıyla baş edebilmesi için olgunlaşması gerekir. Hayatta sürekli değişik durumlarla karşılaşırız. Kendimize çok güvenirken, çok güçlü olduğumuzu düşünürken; öyle bir olay yaşarız ki dünyamız alt üst olur. Böyle zamanlarda İçimizde saklı kalmış korkular zayıflıklar da sessizce ortaya çıkıverir. Günlerce düşünür bir çözüm yolu bulamayız. Olay karşısındaki çaresizliğimiz yüzünden, umutlarımız kırılır, karamsar duygulara kapılırız. Bulutların güneşi kapattığı gibi korkular, karamsar duygular da ruhumuzu kapatır. Hayat devam etse de artık istediğimiz, özlediğimiz hayat değildir.

Böyle zamanlarda hayata bakış açımızı değiştirmeli, olgun insanların bakış açısıyla bakmalıyız hayata. Olgun insan karşılaştığı durumlarla baş etmeyi bilir. Karamsar düşüncelere kapılmak yerine çözüm yolları arar. Güneşi örten bulutların güneşi yok edemediği; üstelik yağmur yağması için gerekli olduğu gibi hayatta karşılaştığımız zorluklar, ruhumuzu örten karamsar duygular da bizim daha güçlü olmamız, olgunlaşmamız için gereklidir. Onlar sayesinde düşünce sıçraması yapar hal değiştiririz. Onlar sayesinde aciz olduğumuzu anlar kendimizi geliştirmek için çareler ararız.

Hayat sürekli değişir. Değişen hayatı kabul edebilmek, uyum sağlamak için kendimizi geliştirmeliyiz. Hz. Şems: “Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. “Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir” diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?” demiştir. Bizde değişen hayata uyum sağlayabilmek için kendimizi ve hayatı iyi bilmeliyiz ki, hayata farklı açılardan bakabilelim. Bunun için çok okumalı kendimizi geliştirmeliyiz.

Günümüzde, insanlar kendilerini sürekli “iyi ve mutlu” hissedebilecekleri yollar aramaktadır. Oysa hayat bir sınavdır ve acılar, dayanılması gereken sıkıntılar, aşılması gereken güçlüklerle doludur. İnsan hayat mücadelesi içinde her zaman “iyi ve mutlu'' hissedemez. Hayatında acı ve sıkıntılara sabretmek; onlarla birlikte yaşamak zorunda kalacağı dönemler olacaktır. Kazançlar, kayıplar, bir tarafta doğumlar diğer tarafta ölümler olacak. Baharları kışlar takip edecek. İnsan da değişen hayat şartlarına uyum sağlayabilmek için çareler arayacak, kendini geliştirecektir. Kendini geliştiren insan kendi sorunlarını çözdüğü, hayatını güzelleştirdiği gibi çevresindeki insanlara da çok faydalı olur.

Bulutlar güneşi gizlese de hayat kaynağı olan güneşin hep bulutların arkasında olduğunu, bulutların geçici olduğunu bildiğimiz gibi; insanın bazen kapıldığı karamsar, mutsuz ruh hali de geçicidir. Çünkü insan kendini geliştirme potansiyeline sahiptir. Deneyerek, okuyup öğrenerek kendini geliştirebilir. Kendini geliştiren insanın hayata bakış açısı da değişir. Karşılaştığı güçlüklere kolayca çözüm yolları bulabileceği için karamsarlığa kapılmaz.

Bulutlar güneşi gizleseler de baharın müjdecisidir. Yağmurlarla toprağı suya kandırıp gül bahçesini güllerle donatırlar. Hayatta karşılaşılan zorluklar acılar da insanı geliştirir, olgunlaştırır. Hayatla baş edebilmeyi öğretir.