Mısır’ın doğu Nil Deltası’nda, tanrıça Wadjet’in tapınağına ev sahipliği yapan 2.400 yıllık antik şehir Imet gün yüzüne çıkarıldı.



Mısır’ın doğu Nil Deltası’nda, yaklaşık 2.400 yıl öncesine tarihlenen antik bir kent gün yüzüne çıkarıldı. Imet adı verilen bu yerleşim, Antik Mısır’ın Geç Dönem’inde önemli bir nüfus merkezine ev sahipliği yapıyordu.

Kazılar, bölgedeki kobra şeklinde tasvir edilen tanrıça Wadjet’in tapınağının yanında, uzun süredir kayıp olan bu kentin varlığını ortaya koydu.

Imet, arkeolojik olarak Tell el-Fara’in (Tell Nabasha) bölgesinde konumlanıyor. İki yüzyıl önce yapılan ilk kazılarda araştırmalar, büyük oranda Wadjet’e adanmış tapınağa odaklanmış, kentin kalıntıları ise gözden kaçmıştı.

Araştırma ekibi, yüksek çözünürlüklü uydu görüntülerini kullanarak antik kerpiç yapı kümelerini tespit etti ve ardından yüzeydeki kazılara başladı.



Mısır’ın Yeni Antik Şehri Imet Gün Yüzüne Çıkıyor

Kazılar sonucunda çok katlı konutlar içeren yoğun bir yerleşim alanı ortaya çıkarıldı. Bu yapılar arasında yer alan “kule evler”, özellikle Nil Deltası’nda Geç Dönem ile Roma dönemi arasında görülüyor ve Mısır’ın diğer bölgelerinde nadiren rastlanıyor.

Araştırma ekibinin başkanı Dr. Nicky Nielsen, “Bu kule evlerin varlığı, Imet’in karmaşık kentsel altyapıya sahip, yoğun nüfuslu ve canlı bir şehir olduğunu gösteriyor,” açıklamasında bulundu.

Kazı alanında günlük yaşama dair çok sayıda iz bulundu. Araştırmacılar MÖ 4. yüzyıla ait bir balık güveci kalıntısı içeren pişirme kabı dahi keşfetti. Ayrıca tahıl işleme alanı, hayvan barınakları ve büyük taş sütunlara sahip dini bir yapının kalıntıları da tespit edildi.

Bu dini yapı, Büyük İskender’in Mısır’ı fethinden sonra başlayan Ptolemaik Orta Dönem’e tarihleniyor ve Wadjet Tapınağı’na giden tören yolunun üzerine inşa edilmiş. Bu durum, Makedonların bölgeyi ele geçirmesiyle birlikte dini uygulamalarda değişiklikler olduğunu gösteriyor.



Kobra tanrıça Wadjet, bölgenin koruyucu ilahesi olarak kabul ediliyordu. II. Ramesses gibi firavunlar, Imet’teki tapınağını inşa ederek veya yeniden inşa ederek ona saygı göstermişti.

Arkeolojik Bulgular Ruhani Yaşamı Aydınlatıyor

Kentte gün yüzüne çıkartılan çeşitli buluntular, dönemin dini inançlarına ışık tutuyor. Yeşil fajans malzemesinden yapılmış bir şabti figürü mezarlarda bulunarak, sahibini ölüm sonrası çalışmaktan muaf tutmak için yerleştirilmişti.

Bir diğer buluntu is, tanrı Harpokrates’in iki timsah üzerinde durduğu ve başında tanrı Bes’in yer aldığı küçük bir stel oldu. Bu tür objelerin hastalıkları uzak tutmak için kullanıldığı düşünülüyor.

Kazılarda ayrıca, müzik ve neşe tanrıçası Hathor’un iki başı ile süslenmiş sistrum adlı müzik çalgısına da ulaşıldı.



Dr. Nicky Nielsen verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı:

“Bu keşif, Nil Deltası’ndaki günlük yaşam, ruhani anlayış ve şehir planlaması konularında bize yeni pencereler açıyor. Imet, Mısır’ın Geç Dönem arkeolojisini yeniden düşünmemizi sağlayacak kilit bir yerleşim olarak öne çıkıyor.”

Kaynak: [Sadece kayıtlı ve aktif kullanıcılar bağlantıları görebilir. ]