Forum Logo




12/4.3. Tasavvufî Düşüncenin Ahlâkî Boyutu


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Oluştur Yanıtla
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 11 Haziran 2022, 23:05   #1
Çevrimiçi
12/4.3. Tasavvufî Düşüncenin Ahlâkî Boyutu




12/4.3. Tasavvufî Düşüncenin Ahlâkî Boyutu
Www.TrendForum.Net

İnsan, gerçek kimliğini ancak, huyu, seciyesi ve tabiatıyla ortaya koyar. İnsanlar ne
kadar farklı görünürlerse görünsünler, huyları ve karakterleri onları mutlaka ele
verir. Tasavvufun en sağlam ölçüsü, güzel ahlaktır. Tasavvufi düşüncede olağanüstü
haller, baş döndüren makamlar, güzel ahlak ile beraber olmadıkları zaman hiçbir kıymet
ifade etmezler.

Ahlak, en genel manasıyla Kur’an’la temsil edilir. Bir anlamda Kur'an, ahlakın
evrensel kaynağıdır. Peygamber Efendimiz de bunun en güzel örneğini temsil etmektedir.
O, yaşamı boyunca hep Kur’an’ın belirlediği ahlaki çizgide davranışlarını
gerçekleştirmiştir. Nitekim Peygamber Efendimizin ahlakına dair Hz. Aişe’ye
yöneltilen bir soruda o; "Kur'ân okumuyor musunuz? O'nun ahlakı Kur'ân'dır" şeklinde
cevap vermiştir. Ayrıca bizzat Kur'ân, bu hakikati desteklemektedir (Kalem Suresi, 4.
ayet). Tarihteki uygulamalara bakıldığında gerçekten Peygamber Efendimizin
ahlakının, kendisine inanmayanlarca dahi hayranlık ve takdirle karşılandığı görülür.
Kur’anın öngördüğü ve Hz. Muhammed’in bizzat yaşayarak örnek olduğu güzel
ahlak ilkeleri mutasavışar tarafından uygulanmaya çalışılmıştır. Mutasavvıflar,
tasavvufî yaşamda, ibadet ve zikrin yanında ahlakî faaliyet ve faziletlerin de önemli
olduğunu belirtmişlerdir. Nitekim Ebu'l-Hasan en Nuri'ye göre "Tasavvuf ne birtakım
merasimler ne de bir bilgi yığınıdır; aksine tasavvuf yalnızca ahlaktır." Aynı sûfî
tasavvufun; hürriyet, fütüvvet, dünya dertlerinden sıyrılmak ve cömertlik erdemlerinden
ibaret olduğunu belirtmiştir. Tasavvufu kısaca "hüsnü'l-huluk"(ahlak güzelliği) veya
"el-ahlaku'r-radiye"(razı olunan, sevilen ahlak) şeklinde tarif edenler de olmuştur.
Hasan-i Basri takva ehlinin; doğru sözlülük, ahde vefa, sıla-i rahim (akraba ziyareti),
yoksullara merhamet, gurur ve kibirden arınmışlık, insanlarla iyi geçinme, güzel huy
gibi ahlakî faziletlerle tanınabileceğini belirtmiştir.

Tasavvufun ileri gelenlerine göre, hem dinin hem de aklın reddettiği bütün kötü
huyların ve çirkin davranışların kaynağı nefistir. Tasavvufî ahlakta çoğunlukla insanın
manevî benliğinin yüksek tarafını temsil eden ruh, meleğe; nefis ise şeytana benzetilir.
Bu yüzden ahlakî fenalıklar ancak zikir ve sakınma ile uzaklaştırılır, nefsin kötü eğilimlerini
kırmak ve onu kötü huylarından arındırmak suretiyle önlenebilir. Tasavvufî ahlakta
nefse karşı verilmesi öngörülen bu savaş, bir nevi iradeyi hür kılma, insanın ahlakî
mükemmelliğe ulaşmasını ve Allah'a yakınlaşmasını önleyen bedenî ve dünyevî tutkuların
bağımlılığından kurtulma mücadelesidir. Bu açıdan tasavvuf ahlakında hürriyetin
büyük bir önemi bulunmaktadır. Mutasavvıflar, Allah'tan başka insanın şuurunu meşgul
eden her şeyin hürriyeti kısıtladığı ilkesinden hareketle cennet nimetlerini arzulamayı
bile gerçek hürriyete aykırı görmüşlerdir. Kuşeyri'ye göre “hürriyet, kulun üzerinde
Allah'tan başka hiçbir şeyin etkili olmamasıdır. Gerçek hürriyet tam kulluktur.”
Hicri II. yy’dan itibaren başta Ebu Zer’i Gıfâri gibi zühd ve takva sahibi sahabeler
kendilerini toplumsal hayattan çekmiş, ahiret hayatıyla, zikirle ilgilenmeye başlamışlardı.
Onların dünyaya önem vermeyen ve imanı benimseyen yapıları örnek alınarak tasavvuf
düşüncesi ve ahlakı oluşmaya başladı. Fakat zaman zaman tasavvufun bu dünyaya
değer vermeyen ve nefsi terbiye etmeye çalışan tavrı yanlış yorumlanıp miskinlik gibi
dinin tasvip etmediği bir davranış şeklini almıştır.

Tasavvuf ahlakında nefse karşı verilmesi gereken savaş bir nevi iradeyi hür kılma,

insanın ahlaki mükemmelliğe ulaşmasını önleyen bedeni ve dünyevi tutkuların
bağımlılığından kurtulma mücadelesidir. (Anlatım: Sadullah Sarı)


Alıntıdır.
__________________

İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir.
 
Alıntı ile Yanıt

Yanıtla

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
ahlâkî, boyutu, düşüncenin, tasavvufi


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 
Seçenekler
Görüntüleme stilleri


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Tasavvufi Sözler KoJiRo Tasavvuf 0 11 Haziran 2022 23:01




TrendForum.Net genel forum paylaşım sitesidir. Bu nedenle foruma kaydolan tüm gerçek kişiler, kontrole tabi tutulmaksızın içerik paylaşabilmektedir. TrendForum üzerinden paylaşılan mesaj, konu ve görsellerden yana doğabilecek yasal sorumluluklar; paylaşan kullanıcıya aittir, TrendForum.Net yer sağlayıcı olduğu için hiçbir yasal sorumluluk kabul etmez. İllegal herhangi bir faaliyetin saptanması durumunda; İLETİŞİM sayfası üzerinden ulaşıldığı takdirde mesaj, konu ya da görsel; en fazla 48 saat içerisinde silinecek ve bildiriminiz üzerinden tarafınıza dönüş sağlanacaktır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince sitemizde telif hakkı bulunan mp3,video v.b. eserlerin paylaşımı yasaktır. Yasal işlem olması halinde paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kuruma verilecektir.


Powered by vBulletin® Version 3.8.7   Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.

TrendForum.Net, lisanslı vBulletin® kullanmaktadır. Tüm hakları saklıdır. ©2022-2024
Tema Tasarım: Vision / Fibertus.Net